Havaların artık ısınmaya başlamasını dört gözle bekleyen istanbullular hafta sonlarını nerede nasıl geçireceklerinin planlarını yapmakla meşguller. Hal böyle olunca da İstanbul’da gezilecek yerler aranmaya başlanmış durumda. Hafta sonu için hem günübirlik hemde 1 gece bile kalabileceğiniz bir çok alternatif var. Güzel ülkemizin Mega kentini baştan aşağı gezmeye ne dersiniz? Bunu tabi ki bir hafta sonuna sığdıramayız ama bir kaç hafta sonuna belki sığdırabilirsiniz. Hadi Anadolu yakasından başlayalım;
Herkesin nerede olduğunu bildiği ama bir kez gidip görmediği yer Ağva. Sessiz sakin oluşu eskiden gayet güzeldi ama şimdilerde yine kalabalığın esiri olmuş durumda sanırım. Özellikle hafta sonları kalmak için bir gecenizi ayırmak istiyorsanız butik otellerde yer ayırtmak için erken davranmalısınız. Ayrıca Karadeniz sahilinde yüzmek her baba yiğidin harcı değil derler. Kendinize ne kadar güvenirseniz güvenin siz yine de tedbiri elden bırakmayın ve kendinize dikkat edin. Bir derenin karşılıklı iki kıyısına kurulmuş olan Ağva yine de bir kez görülmeye değer.
Kışın dev dalgaların kıyıya vurduğu ve baya soğuk olan Şile yaklaşan güzel bahar günlerinde hafta sonu için günübirlik gidip bir piknik yapılacak yerler arasında oldukça iyi bir fikir aslında. Eşinizi çocuğunuzu alıp güzel bir hafta sonu geçirmek için size kimse engel değil. İstanbul’un ve iş yaşamının o sıkıcı ve bunaltıcı trafiğinden, stresinden kendinizi kurtarın ve hep birlikte mutlu bir hafta sonu geçirin.
Havalar iyice ısınmadan yaz gelmeden baharda değerlendirebileceğiniz Şile tarih meraklıları içinde ayrıca bir cennet. Osmanlı Hamamı, Yeşilvadi, Şile Evleri gibi turistik noktalara da uğrayabilir hafta sonunuza bir de tarih dersi ekleyebilirsiniz.
Balık restoranları ile ünlü diyebilirim Anadolu Feneri için. Balık sevmeyen biri olarak hiç balık restoranına gitmedim burada ama oldukça fazla oldukları etrafınıza bakınca anlayabiliyorsunuz. 🙂 1190’da Cenevizlilerin yaptırdığı Yoros Kalesi de gezmeniz gereken yerlerden. Güzel bir kahvaltı etmek ve manzaraya bir de tepeden bakmak için Yoros en güzeli diye düşünüyorum.
Bir çok kez gittiğim ama hepsi kış dönemine denk gelen Polenezköy kış bile olsa güzel ama kalabalık bir yer. İstanbul civarı her yeri keşfetmiş insanlar burayı da işgal etmiş gibi gelmişti bana. Arabalar yine bir trafik oluşturuyor. Yine korna sesleri vs. Ama yürüyüş alanı kuşların cıvıltısını duymak güzel bir his oluyor. Bir nebze olsun bunu unutabilirsiniz.
Sarıyer’e yakın Rumeli Feneri güzel ve temiz hava alınabilecek nadir yerlerden bence. Rüzgarın kuvvetli olması ve yükseklik biraz olsun kirli havayı altında bırakmış ve yüksekte daha rahat gibisiniz. Fenerin yakınında ki kale de biraz dinlenip eğer yaz ayını değerlendiriyorsanız sahilin keyfini sürebilirsiniz. Ayrıca Midye Çarşısı‘nı kaçırmayın.
Yeşilin doğa ile buluştuğu harika bir yer. Kocaman bir piknik alanı. İçeri girişte araçlar için bir ücret ödemeniz gerekiyor. Mangal yapabilirsiniz. Karadeniz’in bir kıyısında sahilde yürüyebilirsiniz. Nehirde su bisikleti kullanabilirsiniz. Çocuklarınız ve sizin için güzel bir dinlence ve temiz hava olacaktır. Tabi mangal dumanından yer kalırsa 🙂
Yürüyüş için herkesin tercih ettiği Belgrad Ormanları sizinde tercih edebileceğiniz güzel bir ağaçlık yer. Betonarme binalardan kaçıp azıcık yeşil ve ağaç görmek herkesin hakkı. Kafanızı dinleyin. Hayvanları dinleyin. Biraz kitap okuyun. Bir şeyler atıştırın. Kısaca kendinizle baş başa kalın. Bu çok iyi gelecek bir dinlence. İnsanların kendi ile baş başa kalması önemli bir konu.
Rumeli Fenerinden sonra gitmek istediğimiz fakat evcil hayvan almadıkları için Yuki’yi içeri sokamadığımız için gezemediğimiz çok merak ettiğimiz bir yer. Bir daha ki gidişimizde sanırım Yuki’yi evde bırakarak gezmek zorunda olacağız ki bu bizim için biraz üzücü olacak. Gittiğimiz her yeri genel olarak Yuki’nin girebileceği yerler olarak seçiyoruz. Restoranlar, parklar, bahçeler hem o eğlensin hemde biz. Unutmayın! Köpeklerde insanlar gibi tatile çıktıklarında mutlu olan canlılar. 🙂
Nisan ayında Emirgan Lale Festivaline gitmeyen yoktur sanırım. Ama yine de siz gitmediyseniz bir görün derim. Hollanda’nın laleleri halt etmiş. 🙂 Harika bir düzenleme harika bir görüntü sunuyor bahçe size. Bu dönemin dışında da yine gezio dolaşabileceğiniz oldukça büyük ve yeşil bir alan olan Emirgan’da bir çay içip manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz. Daha sonra da belki de sahilde bir yürüyüş yaparsınız.
Çooo..k eski olan Gülhane Parkı çoluk çocuk herkesin bildiği güzel ve kalabalık park. Sirkeci iskelesi ile de karşılıklı olduğunu düşünürsek zaman geçirmek isteyen herkesin direk olarak ilk buraya uğraması kaçınılmaz oluyor. Biraz kalabalık olduğunu kabul ediyorum ama bir İstanbul turu yaparken görmeniz gereken yerler arasında yerini her zaman koruyor Gülhane ne yaparsınız… 🙂
Peki biraz İstanbul dışına çıkalım derseniz yine öneriler bitmez. Araç önemli değil bir yerde kiralayın gitsin maksat eğlenme gezmek güzel bir gün geçirmek değil mi? Kendiniz için çocuklarınız için değişiklik yapın. Her şey bizler için arkadaşlar 🙂
İlk defa yamaç paraşütü deneyimlediğim unutulmaz mekan. 🙂 Çok hoş bir yer ve manzarası harika. Gidip sizde bu deneyimi yaşamak isterseniz mutlaka gidip görün. Bir kişi için 100 tl ödeyerek yamaç paraşütünü bir hoca ile yapabiliyorsunuz. Uçarkende çekim için size kamera sağlıyorlar. Bizim kendimize ait bir kameramız olduğu için buna ihtiyaç duymamıştık. Uçmakdere hakkında daha fazla bilgi için Uçmakdere Gezi Rehberi yazımızı okuyabilisiniz. Ayrıca videolarımızı izlemek için Youtube kanalımızı ziyaret edin.
Zipline keyfini sürmek hiç bu kadar eğlenceli olduğunu düşünmemiştim. Biz Cesur Gezginler olarak nerede atraksiyon var biraz onun peşinde olarak, sırayla Zipline, ATV Turu, At Binme gibi bir çok etkinliği peş peşe yaptık rahatladık. 🙂 İstanbul’a sadece 129km olan Sapanca Gölünün kıyısında ve Kartepe’nin eteklerinde yer alan Maşukiye çoluk çocuk herkesin eğlenebildiği güzel bir mekan. Alabalık yemek için kendinize bir yer bulursanız ne mutlu 🙂 Maşukiye zipline videomuza da buradan ulaşabilirsiniz.
Sapanca yine İstanbul civarında hafta sonunuzu değerlendirebileceğiniz bir yer olarak karşımıza çıkıyor her yerde. Gidip görmek isterseniz eğer tavsiyemdir. İzmit’te bulunan Sapanca Gölü gidip gelme konusunda köprülerimiz vasıtasıyla oldukça kolay ve basittir. Sahilde biraz yürüyüş yapmak isterseniz mutlaka mısır yiyin. Ben çok severim. 😀
İstanbul’un bir çok adasından biri olan Büyük Ada dinlence ve hafta sonu planı için güzel bir tercih. Erken saatlerde yola çıkarak bir feribot yolculuğu ile Kabataş’tan Büyük Ada’ya yolculuğunuzu yapabilir güzel bir tatil yapabilirsiniz. Yaz döneminde oldukça kalabalık olan ada baharda daha sakin olacaktır ki tercih edilebilir dönem bu bence. Kendinize bir bisiklet kiralayın veya kendi bisikletiniz ile gidin bir gezin adayı. En tepedeki Aya Yorgi Kilisesi’ne çıkıp harika manzara eşliğinde sıcak bir çay için. Tercih edilebilirlik açısından bence ideal bir yer. Fakat mümkünse fayton kullanmayın. O hayvanlara çok yazık!!! 🙁
İstanbul’da gezilecek yerler yazımız hakkında öneri ve sorularınızı yorum kısmından bize iletebilirsiniz.
İyi bir seyahat planı ile sorunsuz bir tatil geçirebilirsiniz. Seyahat planlaması, tatilinizin problemsiz ve keyifli…
Tesettür oteller, muhafazakâr yaşam tarzına uygun tatil deneyimi sunan, aile odaklı konaklama seçenekleridir. Oteller hem…
Rize, Karadeniz'in incisi olarak bilinir ve yemyeşil doğası, eşsiz yaylaları ve sıcak misafirperverliği ile ünlüdür.…
Nevşehir, Kapadokya'nın kalbinde yer alan ve tarihi, doğal güzellikleri ile ünlü bir şehirdir. Bu eşsiz…
Rahat ve Konforlu Bir Konaklama İçin En İyi Seçenekler Kütahya, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile…
Temiz ve Güvenli Deniz Keyfi Türkiye, birbirinden güzel sahilleri ve temiz plajları ile ünlüdür. Ülkemizde,…
View Comments
İstanbula her gittiğimde Büyük Adaya uğramadan dönmem.
Polonezköy favori yerlerimdendir. Özellikle kahvaltı için giderim. Ahşap heykel müzesi de görülmeye değer...